KUREYŞ SÛRESİ

"(Eğer Allah'ın başka nimetlerinden dolayı O'na kulluk etmiyorlarsa hiç değil­se) Kureyş'in (güvenini sağlayıp) onları alıştırdığı için, onları kış ve yaz yolcu­luğuna (kışın Yemen'e, yazın Şam'a gitmeye) alıştırdığı için." (Kureyş: 1-2)

Arap Yarımadası, Asya ile Avrupa arasında bulunmaktadır. Bu yarımadada ya­şayanlar, bu iki kıta arasında ticâret ile uğraşmışlardır. Bunlar, Şam'daki Ro­malılar ile Güneydeki Hintliler arasında bir köprü görevi görüyorlardı. Bu iki ülke insanları arasında ticâret malı taşıyan kervanlar düzenlemişlerdir.

Allah, kendisinden bir hayli faydalandıkları bu durum sayesinde, Mekke ve civa­rında Araplara nimet vermiştir.

"Bu ev (Kâ'be)in Rabbine kulluk etsinler. O Rab ki onları yedirip açlıktan kur­tardı ve onları korkudan güvene kavuşturdu." (Kureyş: 3-4)

Bu kelimeler, korkusuzluğa ve güvenlik kapılarına işaret etmektedir. Korkudan emin olma ve güvenlik, siyâsî özgürlüğün, ürün çokluğunun ve takas kolaylığının ay­rılmaz bir parçası olduğu gibi aynı zamanda ekonomik özgürlüğün de ayrılmaz bir parçasıdır.

Arap Yarımadası'nın değişik yerlerindeki Araplar'ın, kişilik olarak diğerlerinden daha güçlü ve özgürlük olarak daha geniş olduğunu söyleyebiliriz. Bu durum, Arap­ları İslâm risâletini dünyanın her tarafına taşıma ve ulaştırma adayı kılmıştır.

Bir kısım âlimler, Ilâf (Kureyş) Sûresi'nin, Fîl Sûresi'nin bir devamı olduğu ve ikisinin bir sûre kılındığı görüşündedirler.

Kureyş Sûresi * 687

 

Free Web Hosting