HÜMEZE SÛRESİ2


HÜMEZE SÛRESİ

(Mekke'de nazil olmuştur.)

 

Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla

1  — Diliyle çekiştirip yüzünden de alay edenin vay ha­line.

2  — Ki o malı toplayıp onu sayar.

3 — Malının kendini ebedî "kılacağın1 sanır.

4  — Hayır, andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır.

5  — Hutame'nin ne olduğunu bilir misin sen?

6 — O, Allah'ın tutuşturulmuş bir ateşidir.

7 — Ki, tırmanıp yüreklerin içine işler.

8  — Bu, onların üzerine kapatılmıştır.

9 — Uzatılmış sütunlar arasında.

 

kelimesi dille ve sözle çekiştirmek, kelimesi ise yalnız dille çekiştirmektir. Yani insanlarla alay edip onları eksik gös­termeye çalışanlar. Bu kelimelerin açıklanması Kalem sûresinde (âyet: 18) geçmişti.

tbn Abbâs der ki: «Diliyle çekiştirip yüzünden de alay eden.» kavli; kınayan ve sataşan, demektir. Rebî' İbn Enes ise kelimesi, yüzle alay etmek kelimesi de bundan sonrasıdır. Katâde der ki: Dili ve gözüyle alay edip çekiştirir, insanların etlerini yer ve onlara sataşır.

Mücâhid der ki: el ve göz iledir. ise dil iledir. İbn Zeyd böyle der. Mâlik ise Zeyd İbn Eslem'den nakleder ki kelimesi, insanların etini çekiştirmektir.

Sonra bazıları dediler ki: Diliyle çekiştirip yüzünden de alay eden­den maksad, Ahmes İbn Serik'tir. Başkasıdır da denmiştir. Mücâhid ise; bu ifâde umûmîdir, der.

«Ki o, malı toplayıp onu sayar.» Malı üst üste yığıp teker teker sayar. Allah Teâlâ'nın bir başka âyette buyurduğu gibi: «Malını toplayıp kap içinde saklayanı da.» (Meâric, 18) Süddî ve İbn Cerîr böyle derler. Muhammed İbn Kâ'b ise, malı gündüz onu şuradan ve şuradan oyalar. Gece olunca bir leş gibi uyur.

«Malının kendini ebedî kılacağını sanır.» Zanneder ki mal topla­ması onu bu dünyada ebediyyen bakî kılacaktır.

«Hayır, andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır.» Hayır mes'ele ne onun sandığı gibidir ne de hesâb ettiği gibi. Bu malı toplayıp sayan, muhakkak Hutame'ye atılacaktır. Hutame, cehennemin sıfat olan isim­lerinden bir isimdir. Çünkü o, kendisinde bulunan herkesi ezer. Bunun İçin Allah Teâlâ müteâkib âyette buyuruyor ki: «Hutame'nin ne oldu­ğunu bilir misin sen. O, Allah'ın tutuşturulmuş bir ateşidir ki tırmanıp yüreklerin içine işler.» Sabit el-Benânî der ki: Daha onlar canlı iken yüreklerini yakar. Sonra der ki: Bu, onlara azabın erişmiş olduğunun ifadesidir.

Muhammed İbn Kâ'b el-Kurazî dedi ki: Bedenindeki her şeyi yer. Nihayet boynunun hizasındaki kalbine ulaşınca tekrar bedenine döner.

«Bu, onların üzerine kapatılmıştır.» Beled sûresinde geçtiği gibi kilitlenmiştir. İbn Merdûyeh der ki: Bize Abdullah İbn Muhammed... Ebu Hüreyre'den nakletti ki; Rasûlullah (s.a.): «Bu, onların üzerine kapatılmıştır.» kavli hakkında; kilitlenmiştir, buyurmuştur. Ebu Bekr îbn Ebu Şeybe de bu hadîsi Abdullah İbn Husayt kanalıyla... Ebu Sa-llhtn sözü olarak nakleder ve peygambere ref etmez.

«Uzatılmış sütunlar arasında.» Atıyye el-Avfî der ki: Demirden sü­tunlarda. Süddî İse; ateşten sütunlarda, der. Şebîb İbn Bişr de İkrime kanalıyla îbn Abbas'tan nakleder ki: O, «Uzatılmış sütunlar arasında» kavline; uzatılmış kapılar, anlamını vermiştir. Katâde der ki: Bu âyet Abdullah İbn Mes'ûd'un kırâetinde «Bu, onların üzerine uzatılmış sütunlar ile kapatılmıştır,»     şeklinde­dir. Avfî, İbn Abbâs'tan nakleder ki:  Onları sütunların arasında ce­henneme girdirmiş ve üzerine sütunları uzatmıştır. Boyunlarında zin­cirler vardır ve bununla    kapılar kapatılmıştır.    Katâde der ki: Bize anlatıldığına göre onlar, cehennemde sütunlarla azâblandırıhyorlar idi. * İbn Cerîr Taberî de bu görüşü tercih eder. Ebu Salih ise «Uzatılmış sü-.' tunlar arasında» kavline; uzun bağlar, diye mânâ vermiştir.

«Ki, tırmanıp yüreklerin içine işler.» Yani içine girip göğüslere ka­dar ulaşan ve kalblerdeki her şeye muttali' olan. Kalbler anlamına ge­len kelimesi, kalblerin ortasıdırf İnsan bedeninde kelimesinin ifâde ettiği organdan daha ince bir organ yoktur. En küçük bir eziyyet halinde de ondan daha çok kederlenen yoktur. Böyle olunca cehennem ateşi kalbleri yaladığı ve onu kuşatıp sardığı zaman durum ne olacaktır? Özellikle «yürekler» ifâdesinin kullanılmasının sebebi; kü­für ve bozuk inançların yerleştiği merkez olmasıdır, diyenler de vardır Ateşin kalbleri yalaması demek, onu bütünüyle kuşatması demektir. [1]



[1] Ebu’l-Fida İsmail İbn Kesir, Hadislerle Kur’an-ı Kerim Tefsiri, Çağrı Yayınları: 15/8654-8655

Free Web Hosting